İPUÇLARIÖNERİLERSAĞLIK

ABD NÜFUSUNUN %75 İNİN D VİTAMİNİ “FAKİRİ” OLDUĞUNU BİLİYORMUYDUNUZ?

Yazar: 9 Mayıs 2020 Yorum yok

 

 

Bu zafiyetin global çapta yaşandığını varsayarsak yanılmış olacağımızı sanmıyorum. Vahim bir eksiklik olmasına karşın, teşhisi için çaba gösterildiği de söylenemez.

 D vitamini esasen bir hormondur ve derideki kolesterol ile güneş ışınlarının (UV) fotolitik reaksiyonu sonucunda oluşur.  Vaktinin çoğunu iç mekanlarda geçirenlerin bunu nasıl üretebileceğini merak etmiş olmalısınız.

 

Çoğu kişinin yeterli D vitamini alması neden zor?

 

Avrupa, Asya veya ABD olsun, kuzey enlemlerde yaşayanlar yıl boyunca yeterli güneş ışını alamazlar. Yıl içinde bol güneş ışını olan bölgelerde bile, çoğu kişi hayatını iç mekanlarda geçirdiği için veya dışarı çıkarken güneşten koruyan kremler sürdüğü için D vitamini üretimi için gereken güneş ışınlarında yararlanamamakta. Ayrıca, insanın yaşı ilerledikçe, D vitamini üretme kapasitesi azalır ve koyu deri renkli kişiler daha az D vitamini üretebilirler.

Yukarıda da değindiğim üzere, vücudun D vitamini üretebilmesi için kolesterol hormonuna ihtiyacı vardır. Kesin bir şekilde kanıt bulamama rağmen, kolesterol düşürücü ilaçların (statin) D vitamini üretimini olumsuz yönde etkileyebileceği unutulmamalıdır.

Uzun lafın kısası, ileri yaşlardaysanız ve kolesterol düşürücü ilaç alıyorsanız güneş ışınından başka konulara da odaklanmanız gerekir.

Balık, mantar, ciğer gibi D vitamini içeren besinler bulunmaktadır, ancak bunları tüketerek yeterli D vitamin alamazsınız. Bir oturuşta 850 gram somon balığı yemiyorsanız veya sabah kahvaltısında 10 çorba kaşığı balık yağı içmiyorsanız, D vitamini takviyesini düşünmeniz gerekir.

 

Almanız gereken D vitamini miktarı nedir?

 

ABD Ulusal Sağlık Enstitüsü (NIH) günde 200- 600 IU alınmasını önermekte. Bu doz “raşitizm” hastalığını önlemek içinmiş. Ancak sorulması gereken “raşitizmi önlemek değil optimal sağlık için ne kadar alınması gerektiği. Tahminiz in üzerinde bir doz çıkacağına eminim. Ancak, çok fazla D vitamini takviyesi toksik sonuçlar yaratabileceğini unutmayın.

Aşağıdaki 5 öneriyi uygulayarak bu inanılmaz hormonun faydalarını sizde yaşayabilirsiniz.

 

  1. Başlayalım

 

İlk olarak, kan tahlilinizi yaptırırken 25-hydroxy testini de isteyin. Bu size ve doktorunuza almanız gereken takviye dozajını belirler.

 

  1. Doğru türünü alın

 

Almanız geren D2 DEĞİL, D3; bunu unutmayın. Yağda çözülen bir besin olduğu için D3 takviyenizi yağlı bir yiyecekle beraber alın.

 

  1. Doğru dozajı alın

 

Yetersiz D vitamini birikiminiz (deponuz) varsa, üç ay günde 5.000 ila 10.000 IU, D3 takviyesi yapın; tabii doktorunuzun bilgisi dahilinde. Yüksek doz gerekiyorsa, K vitamini takviyesi de yapın. Bundan sonra, doktorunuzun bilgisi dahilinde, 4.000 IU dan düşük dozlarla devam edebilirsiniz.

 

  1. Üç ayda bir kan tahlili yaptırın

 

D vitamini bir hormon olduğu için, kişiden kişiye değişen inişler/çıkışlar yapabileceği gibi, mevsimsel dalgalanmalar da yapabilir.

Kan tahlili sonuçlarınızda 25-hydroxy düzeyinizin 30ng/mL ile 80ng/mL aralığında olması önerilmektedir.

 

  1. Sabırlı olun

 

D vitamini “deponuzun” istenilen düzeye gelmesi 6-10 ay sürebileceğini göz ardı etmeyin. Doktorunuzla doğru düzeye geldiğinde hemfikir olduğunuzda idame dozu ile takviyeye devam edebilirsiniz.

Doktorunuzla istişare halinde olmayı unutmayın.

Bu seferde bu kadar; kalın sağlıcakla.

 

 

Yorum Yapın