Daha önceki yazımda “Drop Set” egzersizleri üzerine bazı programlar paylaşacağıma söz vermiştim, fakat aşağıda fotoğrafı olan eski arkadaşım, sevgili Emine Önkal, hindistan cevizi yağının faydalarından biraz daha detaylı bahsetmemi önerdi. Ayrıca, Blog’umu takip eden diğer arkadaşlarım da bu konuya biraz daha eğilmemi istemişlerdi.
Dolayısıyla “Drop Set” egzersizlerine gelecek hafta devam edeceğiz.
Hindistan cevizi yağı “kullanmak” diyorum, çünkü hindistan cevizi yağını yemek dışında birçok farklı şekilde de kullanabilirsiniz; yazıyı okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Daha önce hindistan cevizi yağının faydalarını, 18 Mayıs 2015 tarihinde paylaştığım, “Peki Bu Adam Ne Diye Böyle Tuhaf Tuhaf Şeyler Yiyip İçer, Bir de Gelir Bize Anlatır?” başlıklı yazımda özetlemiştim.
Kısacası hindistan cevizi yağı:
* Enerji sarfiyatını arttırıp daha fazla yağ yakmanızı sağlar,
* Bileşenindeki laurik asit, bakterileri, virüsleri ve mantarları öldürür,
* Açlığınızı yatıştırır,
* Kandaki kolesterol düzeyini iyileştirir,
* Harika bir nemlendirici ve güneş koruyucusudur,
* Bileşenindeki ketonlar beyin fonksiyonlarını destekler,
* Kilo vermenizi sağlayabilir.
Daha ne olsun diyebilirsiniz, fakat anlatacaklarım bitmedi!
HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI: BU “BEYİN BESİNİ”NDEN HER GÜN DÖRT KAŞIK TÜKETMEK ALZHEIMER HASTALIĞINI ÖNLEYEBİLİYOR
Dr. Mary Newport’un yürüttüğü bir çalışmada, beynimiz için alternatif bir yakıt olan ve bedeniniz yağı (glukoz yerine) enerjiye dönüştürdüğünde üretilen KETON CİSİMCİKLERİ incelenmektedir. Keton cisimcikleri için birincil kaynaklardan biri orta zincirli trigleseridlerdir (MCT).
Normalde, tükettiğiniz yağlar sindirim sisteminiz tarafından çözülmeden önce safrayla karışır. Orta zincirli trigleseridler (MCT) safrayı atlayarak, direkt olarak ketonlara dönüştürüldükleri karaciğere giderler. Daha sonra karaciğeriniz ketonları kan dolaşımına salar, ve böylece ketonlar beyin için yakıt olmak üzere yola çıkarlar.
Bir çok çalışma gösteriyor ki, Alzheimer ya da diyabet hastalığına yakalanmış bireylerin beyinleri yakıt olarak keton cisimciklerini tercih etmeye yatkın.
Hindistan cevizi yağı tüketerek keton cisimciklerinin üretimini harekete geçirebilirsiniz. Sadece iki çorba kaşığı hindistan cevizi tüketiminin bedeninize sağlayacağı 20 gram orta zincirli trigleserid, dejeneratif nörolojik durumları önlemeye yardımcı olacak miktara eşittir.
Bedeninizi “ketojenik diyet”e adapte ederek keton üretmesini sağlamanın bir başka yolu. Temel olarak protein ve iyi yağlar ağırlıklı olduğu bir beslenme biçimi tercih edip, çok az karbonhidrat tüketmektir. Fakat bu başka bir yazının konusu.
HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI VE SİNDİRİM SİSTEMİ SAĞLIĞI
28 Eylül 2015 tarihinde paylaştığım “250 Milyon Amerikalıyı Etkileyen Parazit: Kandida” başlıklı yazıyı hatırlıyor musunuz? Hindistan cevizi yağıyla beslenen farelerin bağırsıklarındaki Kandida bakteri kültürü kolonizasyonunda 10 kat düşüş gözlenmiştir.
Sindirim şikayetleri olan insanlarda aşırı kandida üremesi gözlenmesi çok yaygın bir durumdur. Anti-mikrobik özelliğe sahip hindistan cevizi yağı ise son derece etkili bir çözüm yoludur.
Hindistan cevizi yağında bulunan orta zincirli trigleseridlerin (MCT) sağlığa pek çok faydası bulunur. Örneğin, metabolizmanızı kuvvetlendirmek, çoklu doymamış bitkisel yağlarda (mısır, soya, zeytin, vs.) bulunan uzun-zincir yağ asitlerinin yapamadığı patojenlerle savaşmak…
Crohn hastalığı durumunda (ağız dan anüse kadar uzanabilen sindirim sistemindeki yangısal süreç), hastanın beslenme sondasına uzun-zincir yağ asiti eklemek durumu daha da kötüleştirirken, orta-uzunluktaki yağ asitlerinin olumsuz bir etkisi bulunmadığı gözlemlenmiştir.
Hindistan Cevizi Yağı tüketmenin sindirim sistemine diğer bir faydası da, orta zincirli trigleseridlerin (MCT) kalın bağırsağı tamamen ya da kısmen alınmış hastalarda yağ emilimini iyileştirmesidir.
Orta zincirli trigleseridler (MCT) ayrıca bedenin besleyici öğeleri özümsemesine yardımcı olmaktadır. Örneğin, hindistan cevizi yağı eklenmiş domatesten alınan karotenoidler, aspir yağıyla birlikte alınandan çok daha fazladır. Eminim birçoğunuz domates tüketirken üstüne sızma zeytin yağı ekliyorsunuz; YARARLI BİR DEĞİŞİKLİK İÇİN HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞINI DENEYİN.
Bu arada orta zincirli trigleserid (MCT) diye bahsettiğimiz kavramdaki ‘trigleserid’ sözcüğü ‘yağ asiti’ ile eşanlamlıdır.
KİLO VERMEK VE METABOLİZMA İÇİN HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI
Orta zincirli trigleseridler (MCT), uzun zincir trigleseridlerden (LCT – pek çok bitkisel yağda bulunur) daha küçüktür. Bu da hücre zarından daha kolay geçtikleri ve vücudunuzun işlemesi için lipoprotein ya da özel enzimler gerekmediği anlamına gelmektedir. Ayrıca:
* Orta zincirli trigleseridler (MCT) kolaylıkla sindirilir, dolayısıyla sindirim sistemini daha az zorlarlar. Sindirim veya metabolizma şikayetleri olanlar için bu özellikle çok önemlidir.
* Orta zincirli trigleseridler (MCT) doğrudan karaciğere gönderilir, burada yağ olarak depolanmak yerine doğrudan enerjiye dönüştürülürler.
* Hindistan cevizi yağındaki orta zincirli trigleseridler (MCT) metabolizmayı desteklerken, kilo vermeyi kolaylaştırırlar.
Hindistan cevizi yağının önemli bir özelliği de laurik asit yönünden oldukça zengin olmasıdır. Laurik asit beden tarafından monolaurine dönüştürülür, monolaurin anne sütünde de bulunun METABOLİZMAYI GÜÇLENDİREN bir bileşendir. Diğer bir hindistan cevizi yağ asiti de Kaprilik asittir, az miktarda bulunur ve anti-mikrobik özelliklere sahiptir.
SAĞLIKLI DİŞ VE DİŞ ETLERİ İÇİN HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI
Hindistan cevizi yağının antibakteriyel ve antiviral özellikleri ağız sağlığı için çok uygun olmasını sağlamaktadır.
Araştırmalar hindistancevizi yağı ile diş etlerinize masaj yapmanın STREPTOKOK bakterisi ve DİŞ PLAĞININ yol açtığı aşınmaları belirgin bir şekilde azalttığını göstermektedir.
Spor salonuna gitmek için hazırlanırken uyguladığım ritüellerden biri de YAĞLI GARGARA (Oil Pulling). Yani ağzı hindistan cevizi yağı ile “çalkalamak”. Bir çay kaşığı yağ ağzınızın içinde çalkalanırken, dişlerinizin arasından geçerken yaklaşık 20 dakika boyunca “aktif çalışır”. Çalkalamaya önce 5 dakika ile başlayın, sonra süreyi 20 dakikaya ( ya da daha uzun) kadar arttırın.
Bu işlem yağın ağzınızdaki bakterileri, virüsleri, mantarları ve diğer birikintileri “söküp atmasını” sağlar. Dişleri, diş etlerini ve çeneyi güçlendirirken çürümeyi, kötü nefes kokusunu, diş eti kanamalarını, boğazdaki kurumaları ve dudaklardaki çatlamaları önler.
Yağlı gargara (oil pulling) için kurallar:
* Sakın yutmayın ya da klasik gargara yapmayın (yağı sadece çalkalayın),
* Hindistan cevizi yağını tükürdükten sonra, ağzınızı hidrojen peroksit (oksijenli su) ve su karışımıyla çalkalayın,
* Sonrada dişlerinizi fırçalayın.
Dilerseniz kendi hindistan cevizi diş macununuzu da yapabilirsiniz; internette bir çok tarif var. Eğer sizden istek gelirse ben de bir kaç tarif paylaşabilirim. Yorumlarınızda isteklerinizi bana iletin lütfen.
HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞININ DİĞER KULLANIM ALANLARI
* Makyaj Temizleyici
* Yüz temizleyici
* Vücut için ovma kremi
* Yüz için ovma kremi
* Traş losyonu
* Yüz ve vücut nemlendiricisi
* Gözaltı kremi
* Manikür kremi
* Deodorant
* Sabun
* Dudak nemlendiricisi
* Haşere kovucu
Lao Tzu’nun dediği gibi “Bin millik bir yolculuk TEK BİR ADIMLA başlar”. Bu söz özellikle de sağlık söz konusu olduğunda kesinlikle çok doğru. Hayat tarzınında bir seri ufak ve hayata geçirmesi mümkün değişiklikler yapmak hayatınızın daha iyiye gitmesi için derinlemesine etkiler doğuracaktır. HİNDİSTAN CEVİZİ YAĞI KESİNLİKLE BUNUN İÇİN DOĞRU BİR TERCİH.
Hindistan cevizi yağı ayrıca yemek pişirirken kullanabileceğiniz en iyi ve uygun yağlardan biri. Buharda haşlanmış sebzelerin üzerine gezdirin. Hazırladığınız smoothielere eklediğinizde sonuç harika olur. Eğer şu anda yaratıcı bir kullanım şekli gelmiyorsa aklınıza, şimdilik işe günde 2 çorba kaşığı hindistan cevizi yağı yiyerek başlayabilirsiniz.