Geçenlerde, Marmaris de oturan bir sınıf arkadaşım aradı ve hafif bir tansiyon sorunu nedeniyle, beslenme, egzersiz gibi konularda fikirlerimi istedi.
Bu tür olaylar çok hoşuma gidiyor, ve “yahu, ne iyi yapmışım da bu blog’u yazmaya başlamışım” , inşallah birilerine faydam dokunuyor düşüncesinin keyfini çıkarıyorum.
İlk önce teknik bir bilgi; ne kalp atışı (nabız), nede tansiyon gün içinde sabit bir değerde kalır. Oldukça dalgalı bir seyir takip ederler.
Sizlerde şahit olmuşsunuzdur, doktor ofisinde ölçülen tansiyon nedense hep daha yüksek çıkar??
Örneğin, benim dinlenmiş kalp atışım (uyanıp yataktan kalkmadan) dakikada 50 nin altında. Ancak, 30 saniyelik bir deparda 160 a çıkar. Yaptığımı değil, dediğimi yapın derim; 220 eksi yaşınız maksimum nabzınız olmalıdır. Bunu geçmeyin. Uzun senelerdir HIIT yaptığım için, kendime biraz toleransı tanıyorum.
Bir kaç yıl evvel, nedenini hatırlamadığım bir tansiyon ölçümü aldım. 167/89 çıkınca da biraz panikledim, doğrusu.
Istanbul Kalp Vakfında yapılan testler (kan, idrar, eforlu kardiyo, v.b), ve 24 saat boynumda asılı bir holterle dolaşma/uyuma zorunluğu, çok şükür iyi bir sonuç verdi ve ortalama tansiyonum 110/70 çıktı. Kendi ölçtüğümde neden 167/89 çıktı? Cevabı yok.
İşte vücut denen bu inanılmaz komplike makina böyle numaralar çekebiliyor, ve biz de hala bunun nedenlerini anlayamıyoruz.
Bu tansiyon “paniği” sonrası yaşamımda yaptığım tek değişiklik, 40 yıl evvel bıraktığım, meditasyona dönmek oldu. Hararetle tavsiye ederim.
Yukarıdaki tablodan görüldüğü gibi, benim yaşımda biri için, 134/87 normal ve 147/91 de kabul edilebilir olarak belirlenmiş.
Yani, sadece gün içindeki seyir değil, yaşa göre de değişiyor tansiyonumuzun “kabul edilebilir” limitleri.
Eğer tansiyonunuz, diyelim ki, 140/90 çıktı; paniklemeyin, ve DOKTORUNUZUN İLAÇ TAVSİYESİNİ, CAN SİMİDİYMİŞ GİBİ, HEMEN KABUL ETMEYİN.
Bu yazıyı yazamadan okuduğum makaleler arasında bazı doktorların tansiyon ilaçlarının yan etkisi olamayabileceği, hatta başka yararları da olabileceğini beyan ettiklerine hayretler içinde tanık oldum.
Ufak Bir Sapma
Ortalama olarak, vücudumuzda 70 triyon hücre bulunmakta. Bu inanılmaz demokraside, bazı hücreler kan/dolaşım sistemi, diğer hücreler bağışıklık sistemi, vb. “yönetmek” görevlerini üstlenmişler ve uyum içinde bir yaşam sürdürürler. Tansiyonunuzu düşürmek için ilaç aldığınızda, kan/dolaşım sistemiyle alakası olmayan hücreler de bu kimyasallardan etkilenmekte. “Yahu ben niye buna maruz kalıyorum” diye reaksiyon gösterirler; BUNUN ADI İLACIN YAN ETKİSİDİR.
“Kuruyla beraber, yaşın da yanması” tam budur.
Yetmiş trilyon hücre böyle uyum içinde yaşayabilirken (tabii büyük ilaç firmaları ve bazı doktorların müdahalesi olmayınca), 7,5 milyar insanın dünyamızı ne hale getirdiği çok acıklı bir şey.
Neyse, hipertansiyon sorunumuza dönelim, ve buna karşı kullanabileceğimiz doğal yolları sıralayalım.
Hipertansiyon, oldukça yaygın bir sağlık sorunu olup, dünyada bir çok insanı etkilemektedir. Çoğu kez, belirtileri (semptomları) de gözlemlenememekte olup, ileri bir zamanda uykusuzluk, baş dönmesi, bacak krampları, ağrılar, ve anormal kalp atışları olarak karşınıza çıkabilir.
Bu sorunu çözmenize yardımcı olabilecek doğal yöntemleri denemeden, ilaç almamanızı hararetle tavsiye ederim.
- Limon Suyu
Bir limonun suyunu sıkıp, bir bardak suya karıştırın, ve her sabah, kahvaltıdan evvel için.
Limon vücudun su ihtiyacını karşılamada etkin olduğu gibi, vitamin içeriği, kan damarlarını gevşetmesi, ve iyi bir potasyum kaynağı olması ile de dikkat çekmekte.
- Sarımsak
Sarımsak, dünyadaki en sağlıklı besinlerden biridir. İçerdiği kükürt nedeniyle yüksek kan basıncını kontrol altına getirmekte önemli rol oynar. Bu kimyasallar vücudun Nitrik oksit üretimine de katkıda bulunurlar.
Bir diş sarımsağı ezin ve bir çay kaşığı kaliteli bal ile karıştırın. Yirmi dakika sonra, aç karnına, bunu tüketin.
Her sabah!
- Elma Sirkesi
Bir çorba kaşığı elma sirkesini (içinde mayası olan organik), yarım çay kaşığı karbonat ile suyun içinde karıştırın.
Günde 2 defa tüketin.
Elma sirkesi, bol miktarda magnezyum, potasyum, kalsiyum ve başka sağlıklı besinler/mineraller içermektedir.
Karbonat da vücut pH düzeyinizi alkali yönde etkiler.
- Muz
Muzda bol miktarda potasyum olup, sodyum düzeyinizi kontrol altına alır.
Günde 2 muz yiyerek sağlığınızı optimal düzeyde tutmaya katkıda bulunun.
EK ÖNERİLER:
- Hindistan Cevizi yağındaki laurik asidin tansiyon düşürücü etkisi Brezilyanın Federal University of Paraiba da 2016 da saptanmıştır. Günde 2 çorba kaşığı yemeniz önemle tavsiye olunur.
- Gerçek yiyecekler tüketin (hazır gıdalar değil). Televizyonda reklamını gördüğünüz hiçbir besini veya üstünde “İçindekiler” etiketi olan hiç bir besini tüketmeyin.
- Tuz tüketiminizi azaltın.
- Alkolden vazgeçin.
- Günlük kahve tüketiminizi sınırlayın.
- Sigara içmeyin.
- Meditasyona başlayın.
- EGZERSİZE BAŞLAYIN.
ÖNEMLİ UYARI
Eğer tansiyon ilacı alıyorsanız, birdenbire tamamen kesmeyin. Doktorunuzla danışarak, tedricen/yavaş, yavaş bırakın. Şanslıysanız doktorunuz “fonksiyonel tıp” ekolü ile aşina biridir.
Bu günlük bu kadar. Haftaya görüşmek üzere.
