Kalp –damar hastalıklarının dünyadaki ölümlerin baş nedeni olduğunu biliyor muydunuz? Her yıl, 17 milyon 300 bin kişini bu nedenle hayatını kaybediyor, ve bu sayının, 2030 yılında, 23 milyonu bulacağı tahmin ediliyor.
Bu nedenle, sürekli olarak, doğru yaşam tarzı ve doğru beslenmenin önemini vurguluyorum.
Kalp krizini önlemede etkin olabilecek bir çok “madde” önerilmekte, ancak bu yazıda ikisine odaklanacağız.
Glutation ve coenzim Q10 (CoQ10) kalp sağlığı için elzem olan iki besin maddesi.
Glutation
Glutation, vücudun sentez yoluyla oluşturduğu bir protein türü. Bunu, sistin, glysin, ve glutamik asit amino asitlerinin yardımıyla gerçekleştiriyor. Vücudun her hücresinde bulunan bu antioksidanın en önemli görevlerinden biri hücresel işlevlerin optimal düzeyde çalışmasını sağlamak.
Bu antioksidan, bağışıklık sisteminde bulunan fagosit ve limfosit hücrelerini oluşturarak, bağışıklık uyarıcısı işlevini üstlenir. Glutation’un rolü bununla sınırlı değil; bazı amino asitlerin ve vitaminlerin (C ve E gibi) taşınmasından ve işlevsellik kazanmasından sorumludur. Bazı proteinlerin ve DNA’nın sentezi ve çalışması işlevlerini de üstlendiği gibi, vücuttaki bazı enzimlerin aktivasyonu ve denetimini de sağlar.
Diğer antioksidanlar gibi, glutation’un ana işlevi hücreleri serbest radikallerden korumaktır. Bünyenizde glutation eksikliği olduğunda, kalp/damar hastalıkları, kara ciğer fonksiyon bozuklukları, kas ağrıları, Alzheimer, kanser, ve Parkinson hastalıkları riskiniz belirgin bir şekilde artar.
Glutation’un vurgulanması gereken ayrıcalığı, diğer antioksidanların aktivasyonu ve kullanımına sağladığı destektir. Bu nedenle “ana antioksidan” olarak nitelenir. Benim hoşuma giden tanım, “antioksidanların orkestra şefi”.
Okuduklarımdan, yaş ilerledikçe glutation sentezinin de yavaşladığını öğrendim. Bu nedenle, takviye konusuna eğilmenizi öneririm.
Araştırmalarım, glutation desteklerinde emilim sorunu olabileceğine işaret etmekte. Alacağınız takviyeyi, araştırın ve iyi/muteber bir üretici seçin.
Takviye kullansanız bile, aşağıda glutation içeriği yüksek olan besinleri tüketin.
Bunlar:
- yaban mersini (blueberry)
- brokoli
- avokado
- patates
- domates
- yeşil çay
- havuç
- portakal
- bal kabağı
- hindi eti
- somon balığı (çiftlik olmayan)
- ıspanak
- yulaf ezmesi
ve en iyi glutation kaynağı olan kuşkonmaz.
CoQ10
Vücudumuz coenzim Q10 sentezini gerçekleştirir, ancak üretim 30 yaşından sonra azalmaya başlar. Aşağıdaki resme bakın.
Yıllar geçtikçe, vücudunuzun CoQ10 üretimi % 80’e kadar azalabiliyor.
Bu üretim azalması, vücuttaki enerji süreçlerini etkilemekte, ve ilk belirtiler kalp-damar sorunları olarak fark edilmektedir.
Araştırmalar, kolesterol düşürücü, statin, ilaçlarının alınmasının da bu enzimdeki düşüşü tetiklediğini ortaya koymakta. Bu ilaçlardan alıyorsanız, doktorunuz önermese bile, kesinlikle CoQ10 takviyesi alın.
Antioksidan olmasının yanı sıra, CoQ10 in yararlarını aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:
- aritmi sorununu önlemede önemli katkı
- damar sertliği oluşumu riskini azaltma
- kalp ameliyatlarındaki riski azaltma
- göğüs anjini (angina pectoris) ve kalp krizi (enfarktüs) riskini ve olumsuz sonuçlarını azaltmak
- zayıflamış kalp kaslarını güçlendirmek
CoQ10 takviyeleri konusunda literatürde olumsuz bir şeye rastlamadım. İyi/muteber bir firmanın takviyesini kullanabilirsiniz.
CoQ10 düzeyinin düşük olması, aşağıdaki sorunlara da neden olmaktadır.
- güçsüz bir bağışıklık sistemi
- yorgunluk
- yağ depolama
Özetle; 30 yaşın üstündeyseniz, ve/veya kolesterol düşürücü (statin) ilacı alıyorsanız, ivedilikle CoQ10 takviyesi almaya başlayın.
Bu hafta bu kadar; görüşmek üzere.