İlk olarak, yeni yazı çıktığını bildirmek için yolladığımız e-postalar İngilizce blog abonelerimize (lifeextending.net) bir türlü yollanamadı; özür diliyorum. Nedenini hala anlayamadık ama, Türkçe blog abonelerimize (sagliklayasamak.com) gitti, diğerine hala gönderemedik.
Teknik konularda inanılmaz bir yetenek olan sevgili arkadaşımız, Müco, hala uğraşıyor. İnşallah bugün halledecek.
Hallolmadığı veya ileride tekrarlanması olasılığına karşın, önerim şu: Abonelerimiz, 10 günde bir blog’a girip, yeni yazı olup olmadığını görebilirler.
İkinci özürüm, aceleci karakterim nedeniyle, geçen yazıya 3 tane daha süper besin eklemeyi unutmuş olmam nedeniyle.
Hadi yazıyı tamamlayalım
Sarımsak
Sarımsak bir kükürt deposudur, bu da vücudumuzun toksinleri atması için karaciğer enzimlerini aktive eder. Sarımsak ayrıca yüksek miktarda selenyum içerir. Selenyum gerekli bir mikro besin olup, karaciğerlerimizdeki doğal antioksidan düzeyini yükselttiği saptanmıştır. Selenyum takviyesi oksidatif stresin (serbest radikal) hasarını önlemek açısından önemli bir “silah” olarak nitelenmektedir.
Ceviz
Ceviz glutatiyon, omega-3 yağ asitleri ve arganin amino asidi açısından çok iyi bir takviyedir. Bunlar karaciğerin “temizlenmesi” sürecinde önemli katkı sağlamaktadırlar; bilhassa amonyağın vücuttan atılmasında.
Zeytinyağı
Zeytinyağı, kendir otu ve keten tohumundan elde edilen yağlar gibi “sağlıklı” bir yağdır. Tabii, organik ve soğuk preslenmiş olması tercih edilmelidir. Zeytinyağı karaciğere önemli bir destek sağlamakta ve zararlı toksinlerin emilmesini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca, karaciğerdeki yağ düzeyini de azalttığı saptanmış bulunmaktadır.
Tekrar görüşmek üzere; kalın sağlıcakla.