DİĞER

TIBBİ EFSANELER: UYKUNUN GİZEMİ

Yazar: 17 Ağustos 2020 Yorum yok

 

 Yaşamımızın üçte birini uyuyarak geçirmemize karşın, bu konuda cevaplanamamış birçok “muamma” bulunmaktadır. Bilim insanları cevaplar bulmaya çalışsalar da uykunun gizemi sanıldığından çok daha karmaşıktır. Yaygınca kabul gören bazı “efsanelere” bakalım.

Yeterli uyku fiziksel ve zihinsel sağlığımızı korumak açısından önemli olmasına karşın, uyku yetersizliği birçok sağlık sorununa neden olmaktadır.  Örneğin diyabet, depresyon, inme gibi.

Ancak uyku, rüya görme, başka boyutlara seyahat ve hissi konularla ilişkilendirildiği için birçok “efsane” (mit) yarattığına şaşmamamız lazım.

En yaygın olanlara bir göz atalım.

 

  1. Uyku sırasında beyin faaliyetini durdurur

 

Şükretmeliyiz ki, beyinlerimiz uyku esnasında faaliyetlerini durdurmuyor. Nefes alma gibi yaşamsal faaliyetleri düşünürsek, beyinlerimizin “mola” vermesinin mümkün olmadığını görürüz. Rüyalarımızın çoğunu gördüğümüz REM uykusu (Hızlı göz hareket sırasındaki uyku) sırasında beyin faaliyetleri uyanık olduğumuzdaki düzeydedir.

İlginçtir ki, bu yüksek düzeydeki beyin faaliyeti sırasında (REM uykusu), uyuyan birini uyandırmak çok zordur.

Uyurken beynimizin nelerle uğraşması gerektiğine inanmayacaksınız. Uyumaya başladıktan sonra beynimiz 3 safha REM olmayan uyku ve bunu takiben, 1 safha REM uykusu geçirir. Bu 4 safha uykuda, beynimiz spesifik beyin dalgaları ve sinirsel faaliyet gösterir.

Yukarda değindiğim 4 uyku safhası, gece boyunca, 5 veya 6 defa tekrar eder.

 

  1. Rüyanı hatırlarsan iyi uyudun demektir

 

Çoğu kişi her akşam rüya görür, fakat bunları hatırlayamaz. Rüyalar çoğunlukla REM uykusu sırasında gerçekleşir, ancak hemen unutulur.

REM uykusu sırasında veya REM uykusu biter bitmez uyandırılırsanız rüyanızı henüz unutmadığınızda anımsayabilirsiniz.

Bazı araştırma sonuçlarına göre, rüyalarını sıklıkla hatırlayanlar, “iyi” uyku alamayanlar olmaktaymış.

 

  1. Uyurgezer bir kişiyi sakın uyandırmayın

 

Nedense çoğumuz, uyurgezer bir kişi uyandırılırsa kalp krizi geçireceklerini hatta öleceklerini sanırız. Bu doğru değildir.

Ancak, bir uyurgezer uyandırıldığında kafa karışıklığı ve bazen korku yaşayabilir. Bazıları, saldırgan bir tavır alabilir.

Yani, bir uyurgezeri uyandıracaksanız çok dikkatli olmanız önerilir.

Birleşik Krallığın (İngiltere) Sağlık Hizmetleri biriminin (NHS) Web Sitesinde önerilen, uyurgezer bir kişiye rastlandığında güvende olmalarını sağlamaktır.

 

  1. Alkol almak iyi bir uykuyu garantiler

 

Alkol uykuya dalmanızı hızlandırır. Alkol almış birini uyandırmak da zor olabilir. Bu nedenlerle, alkolün uyku üzerinde olumlu etkisi olduğu efsanesi yaygınlaşmıştır. Bu kesinlikle doğru değildir. Tam tersine, alkol almış birinin uyku kalitesi, almamış birine kıyasla düşüktür.

Dinçleşmiş bir şekilde uyanabilmek için, yukarıda değindiğim uyku safhalarının kusursuz bir şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. Alkol aldığınızda, bu karmaşık safhalar olması gerektiği şekilde gerçekleşmeyip, uyku kalitenizi bozmaktadır.

Araştırmalara göre, alkol aldığınızda, uykunun başında, REM uyku süreniz belirgin bir şekilde azalmaktadır. Tün uykunuz sırasındaki REM uyku safhaları da orta ile yüksek düzeyde olumsuz etkilenmektedir.

Başka bir araştırmaya göre, alkol kullananların kendi beyanları çerçevesinde uykusuzluk sorunu çekenlerin oranı yüzde 35 ila yüzde 70 arasında olarak belirlenmiş.

Özetle, alkol daha çabuk uykuya dalmanızı sağlasa da uyku kalitenizi kesinlikle düşürmektedir.

 

  1. Peynir ve diğer besinler

 

Yatmadan kısa bir süre önce büyükçe bir yemek yemeniz, hazımsızlık ve mide yanması yaratabileceği için uykunuzu da olumsuz şekilde etkileyebilmektedir.

Uykunuz faal bir bağırsak nedeniyle aralıklarla sekteye uğruyorsa, rüyalarınızı da hatırlama olasılığınız artmış olmalıdır. Yukarıda değindiğim üzere, derin ve uyanmadan rüya görenler bunları hemen unuttuklarından hatırlayamazlar.

Ayrıca, bağırsağınız rahatsızlık veriyorsa, göreceğiniz ve HATIRLAYACAĞINIZ rüyanın karabasan olma olasılığı yüksektir.

Yatmadan evvel yiyeceğiniz yemek, yüksek oranda karbonhidrat içeriyorsa, vücudun besinleri metabolize ederken yarattığı ısı nedeniyle aşırı terleme de yaşayabilirsiniz.

Yatmadan evvel peynir yemenin karabasanlara neden olacağı efsanesinin nereden çıktığı bilinmemektedir. Ancak, yemek sonrası masaya gelen “peynir tahtası” bir ip ucu olabilir. Bazıları peynir efsanesinin mitolojik nedenlere dayandığına inanmaktadır.

Besinler üzerindeki diğer bir efsane de süt, peynir ve hindi tüketmenin uyku getirdiğidir. Bunun nedeni de bu besinlerin triptofan adlı amino asidi içermeleri.

Yani, triptofan vücudun seratonin üretmesini sağladığından ve seratoninin de uyku konusunda önemli bir rol oynayan melatonin hormonunun üretimindeki yadsınmaz katkısından bu besin efsanesi doğmuştur.

Triptofan konusunu araştıranlar uyku üzerinde belirgin bir pozitif etki saptayamadıkları gibi, peynir ve hindi etindeki triptofan düzeyini önemsenmesinin mümkün olmadığını belirtmekteler.

 

Özetle

 

Uyku konusu hala gizemini korumaktadır. Çözüm bekleyen soruları ancak bilim ve araştırmalar aydınlatacaktır. Ancak, yukarda özetlemeye çalıştığım üzere, bazı efsanelere artık inanmamamızı destekleyen veriler bulunmaktadır.

Önerim, gece yatmadan evvel atıştırmamanız, alkol tüketimini sınırlamanız ve uyurgezerlere temkinli yaklaşmanızdır.

Bu sefer de bu kadar; kalın sağlıcakla.

 

 

Yorum Yapın